Saturday, July 24, 2010

Avatar Son Hava Bükücü filmi hakkında

Üzgünüm dostlar, üzgünüm...

Filmin yönetmeni hakkında herkesin şüpheleri vardı. Filmin oyuncuları hakkında endişeler vardı. Animasyon serisine uzak olduğu daha röportajlarından anlaşılan yönetmenin, serinin "herşeyi" olan Michael Dante DiMartino ve Bryan Konietzko'nun önüne geçiyor olması dikkatlerden kaçacak gibi değildi. Filmin fragmanı biraz umut uyandırsa da, şüpheleri giderememişti. Zaten böyle muhteşem bir hikayenin film yapılmasının, hayranların memnun edilmesinin kolay olmayacağı ortadaydı.

Sonuç: Felaket.

Doğrusu filmi izlemedim ama, IMDB'de 4.3 puan almış, Beyazperde'de yerden yere vurulmuş ve muhtemelen kafamdaki Avatar imajını berbat edecek bir filme para ve zaman harcamak istemiyorum.

Yazık oldu.

Friday, July 25, 2008

Ateş Ulusu, Amerika, savaş karşıtlığı

Avatar: Son Hava Bükücü içinde pek çok mesaj barındıran bir yapım. Kimileri açık, kimileri biraz daha üstü kapalı mesajlar bunlar.

Bana kalırsa bunlardan biri de Ateş Ulusu ile Amerika benzerliği. Gerçi elinde güç olan ve bu gücü başka ülkeleri işgal etmekte kullanan diğer ülkeler için de böyle bir benzerlik söz konusu olduğu söylenebilir. Ama Avatar'ı her izleyişimde sanki Amerika ve savaş karşıtlığı ile ilgili bir mesaj varmış gibi geliyor.

Örneğin Ateş Ulusu'nun savaşı başlatma sebebi. "Biz çok süper bir ülkeyiz, bu süperliği diğer uluslara da yaymalıyız, onların iyiliği için". Peki bunun şundan farkı ne: "Sizi özgürleştirmeye geliyoruz".

Deliyim di mi?

Örneğin Ateş Ulusu Ba Sing Se'yi ele geçirdikten sonra tam bir zafer kazanamıyor, çünkü ordu dağılmasına, şehir düşmesine rağmen asiler sorun çıkartmaya başlıyor (Bakınız, Irak ve Afganistan). Bununla ilgili yapılan savaş toplantısında "Daha fazla asker göndermeliyiz" diye görüş bildiriliyor. Buna "bakınız" vermeme gerek yok sanırım?

Örneğin Iroh oğlunu kaybetmiş. Ne uğruna? Aptal bir savaş uğruna.

Örneğin Ateş Ulusu, diğer uluslar içinde agresif savaş araçları üreten, bu uğurda doğayı mahveden tek ulus. Dünyanın bir numaralı savaş aracı üreticisi kim?

Örneğin Ateş Ulusu'nun korkunç hapishaneleri. Gerçek dünyada en korkunç hapishaneler kime ait?

Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Son olarak "dünyaya dengeyi geri getirme" meselesine değinmek istiyorum. Bir düşünün. Her milletin diğerine saygı ile yaklaşması gerektiği fikri. Ne kadar güzel bir mesaj.

Resmi ağızdan Zutara

Yine Katara ile Zuko ilişkisi üzerine... Toon Zone'da yapımcılarla yapılan bir röportajı okudum (biraz geç kalmışım ama, neyse). Burada yapımcılar Zuko-Katara ilişkisi ihtimalinin insanlara bu kadar önemli gelmesine şaşırdıklarından, baştan beri böyle bir ilişkinin amaçlanmadığından bahsetmişler.

İkinci bir resmi cevap da Sezon 1 DVD'sindeki ekstralarda bulunabilir. Yapımcılar Katara ile Zuko ilişkisi yerine Appa ve Momo ilişkisine odaklanmalısınız diyor. Evet RESMEN dalga geçmişler.

Bırak artık, Zutara'cılara yeterince malzeme verdik!

Tuesday, July 22, 2008

İnatçı Katara

-Herşeyim senin olsun Katara. -Bilmiyorum Aang, kafam karışık! -*Avatar State*

Avatar Spirit sitesinde Kalandri isimli bir üye harika Avatar karikatürleri çiziyor. Son karikatürü de Kataranın 3-17 bölümünde yaptığı gıcıklığı ("I'm confused!") konu almış. Bayıldım!

Bu arada bu ilk başta bu saçma hareketinden dolayı Katara'yı suçlamıştım ama sonradan bunun bir kurgu olduğunu hatırlayıp suçu yapımcılara attım :) Yapımcıların hem Zutara hem de Kataang taraftarlarını heyecanlandırmak için böyle basit bir numaraya başvurduğunu düşünüyorum. Bir yandan da şunlar olabilir tabi, mesela Katara biraz naz yapmak istemiştir, ya da kolay lokma olmadığını göstermek istemiştir. Kimileri de "Katara herşeyi planlamış, Aang'in aklını meşgul etmek istememiş, ondanmış bütün bunlar" diyorlar ama ben bunu çok saçma buldum. Bu şekilde savaşa giden bir Aang'in kafası bence çok daha karışık olacaktır.

Karikatürün orijinalini ve Kalandri'nin diğer karikatürlerini http://forums.avatarspirit.net/index.php?topic=10785.1400 adresinde bulabilirsiniz.

Toon Zone'dan Joaquim Dos Santos röportajı

Joaquim Dos Santos, Avatar'ın bazı bölümlerini yönetmiş. En önemli bölümler, yani final bölümlerinden bazıları da onun elinden çıkmış. Toon Zone'da onunla güzel bir röportaj yapmış.
... Finally, some time later my wife calls me up and says "I'm watching this show about a little monk kid with an arrow on his head. He and his friends are on this adventure with a giant bison and a little cute monkey thing..." I knew that the show had to be special if my wife, who does not work in animation, was calling me up to tell me about it.

That night I came home and watched the show for the first time (we had bought a TiVo by then). I remember it was the "Jet" episode and, needless to say, my mind was completely blown. I wondered who the heck are these guys Michael DiMartino and Bryan Konietzko? I thought I pretty much knew all the guys that worked in action-adventure animation and these guys come out of nowhere and raised the bar way high!
Röportajı buradan okuyabilirsiniz: http://news.toonzone.net/article.php?ID=25074

Ortalama Avatar izleyicisi kaç yaşında?

Avatar çocuklar için mi? Avatar izleyene çocuk muamelesi mi yapmalı?

20'li yaşlarında (müsade edin de tam yaşım gizli kalsın :) ) bir Avatar izleyicisi olarak ilginç bir şey farkettim. Avatar izleyicileri arasında ciddi bir yetişkin izleyici oranı var.

Çocuklar için mi? Sinirlendirmeyin kanınızı bükerim!

AvatarSpirit.net sitesinde bir anket yapmışlar. En son baktığımda 570 kişi katılmıştı. Bunlardan 238'i ise 18 yaş ve üstünde. Bu da %42 demek. Bunun pek de bilimsel bir anket olduğunu söyleyemem elbette, ama yine de sonuç gerçekten ilginç. Anketi başlatan kişi bu demografik grubun bu kadar çok olacağını tahmin etmemiş herhalde. Çünkü 20 ve 30 yaş arasında da pek çok izleyici var. Bunların oranını görmek isterdim. Bu arada Ekşi sözlükte Avatar The Last Airbender maddesine bir bakın derim. Çok hoş yorumlar var, ve sizin yaşınızdaki "koca koca adamlar"ın da Avatar izleyicisi olduğunu görmek güzel oluyor.

Avatar çocuklar için mi? HAYIR!

Katara ile Zuko birlikte olabilir miydi?

Dikkat! Bu yazı sürpriz gelişmeleri ortaya çıkarabilecek detaylar içermektedir.

Soru: Katara ile Zuko birlikte olabilir miydi?
Cevap: Hayır.

S: Ama kucaklaştılar, yuvarlandılar, başka ufak tefek şeyler oldu?
C: Bir düşünün. Bunlar sadece 3-16 ve 3-17 bölümlerinde oldu. Bundan önce neredeyse kimsenin Aang-Katara ilişkisinden şüphesi kalmamıştı. Peki niye son bölümlere yaklaşınca böyle şeyler oldu? Bence cevap çok açık: İzleyicileri merakta bırakıp final bölümlerini daha bir heyecanla izlemelerini sağlamak (Böyle basit bir oyuna başvurdukları için yapımcılara halen kızgınım). Hem Zuko akılsız mı ki Mai'yi bıraksın?

S: Mai yanlış tarafta ama?
C: 3-15 bölümünün sonunda hangi tarafta olmayı seçtiğine dair güçlü bir ipucu aldık. Hem bence savaş Mai'nin umrunda değil. Onun umursadığı şey Zuko. Ayrıca Mai ve Zuko'nun ilişkisi diğer bütün karakterlere göre çok daha fazla ve açık şekilde vurgulandı. Zuko ile Mai'nin ayrılması gerçekten hikayenin gidişatına aykırı olurdu. (Burada bir parantez açıp Zuko'nun Ba Sing Se'li bir kızı Mai için nasıl reddettiğini de hatırlatayım).

-I love you Zuko. -Ben de seni!

S: Ama Aang Katara'dan yaşça ve boyca küçük?
C: Sizce bunlar bir engel mi? Hem belki de yapımcılar hala böyle düşünceleri olanların düşünce kalıplarını kırmak istediler. Çok da iyi etmişler.

S: Hani Katara "Çok güçlü bir bükücü" ile evlenecekti? Zuko çok güçlü bir bükücü.
C: Iroh ve Ozai'de çok güçlü, ama onlarla evlenmiyor değil mi? Bunun yanında bence bu soruya 3-18 bölümünde (finalin birinci bölümü) çok güzel bir cevap verildi. Bölümün başında Aang'in "Yeter!" diyerek Zuko'yu nasıl yere serdiğini görünce kimin güçlü, kimin "çok güçlü" olduğu ortaya çıktı.

Seni aşk acısı çekerken görmeye bayılıyorum Aang.

S: Bir de Ying-Yang teorisi vardı, hani zıt kutuplar birbirini çeker, Zuko (Ateş) ve Katara (Su) da zıt ya, o ne oldu?
C: Görüleceği üzere en fazla savaşta birbirlerine destek oluyorlar, daha fazlası yok. Zutara'cılar belki bunu ilerisi için bir umut ışığı olarak görebilir, ama ben diğer bütün bilgilerle birlikte değerlendirildiğinde böyle bir şeyi olası görmüyorum. Belki sinema filminde zıt kutuplar meselesini bizleri tekrar heyecanlandırmak için kullanabilirler tabi.

Çek şu kamerayı Sokka, makyajsız iğrenç çıkıyorum!

Yani herşey olması gerektiği gibi oldu. Katara, Aang ile; Zuko da Mai ile. Daha başka bir şey düşünülebilir miydi ki?

EK: Toon Zone'da yapımcılarla yapılan bir röportajı okudum (biraz geç kalmışım ama, neyse). Burada yapımcılar Zuko-Katara ilişkisi ihtimalinin insanlara bu kadar önemli gelmesine şaşırdıklarından, baştan beri böyle bir ilişkinin amaçlanmadığından bahsetmişler.